Bir yeraltı savaşını kılpayı önleyen Cat Crawfield, kocası Bones'la birlikte, biraz dinlenmekten başka bir şey istemiyordu. Maalesef, New Orleans'ın vudu kraliçesinden aldığı yetenek başına türlü belalar getirdi. Ve sonunda, birine iyilik yapmak adına kendilerini tekrar, bu kez kana susamış bir hayaletle savaş halinde buldular.
Heinrich Kramer asırlar önce yaşamış bir cadı avcısıydı. Şimdi ise her Cadılar Bayramı öncesinde masum kadınlara işkence etmek, sonra da onları diri diri yakmak için ete kemiğe bürünüyor. Ancak bu yıl, Cat ve Bones ikilisi onu bir daha inmemek üzere sonsuzluğun öbür tarafına göndermek için şeyi riske atmaya kararlı! Tek bir yanlış adım atarlarsa, kendi mezarlarını kazmış olacaklar
Heinrich Kramer asırlar önce yaşamış bir cadı avcısıydı. Şimdi ise her Cadılar Bayramı öncesinde masum kadınlara işkence etmek, sonra da onları diri diri yakmak için ete kemiğe bürünüyor. Ancak bu yıl, Cat ve Bones ikilisi onu bir daha inmemek üzere sonsuzluğun öbür tarafına göndermek için şeyi riske atmaya kararlı! Tek bir yanlış adım atarlarsa, kendi mezarlarını kazmış olacaklar
**********
Meydum Tyler'a bayıldım. Garibim, hayaletten olmasa bile bu tayfa yüzünden ölebilirdi :D Yanlış anlaşılmasın, Tyler hala yaşıyor. Spoiler olarak saymadığım için uyarısız yazdım.
Kitap bittiğinde "Oh be! Mencheres'siz bir kitap okuyabildik sonunda!" diye çok sevindim. Mencheres olmayınca kitap gözüme acayip hoş gözüktü. Vlad da yoktu ama olmaması sorun değil, sonuçta geçici bir karakter Cat'in dünyasında.
Ama Mencheres'in boşluğunu da pislik Ian güzelce doldurdu -_- Hoş, göründüğü yerler az olduğu için terbiyesizce bir şey yapacak veya söyleyecek şeyi yoktu. Ama bence hiç olmasa daha da güzel olurdu.
Justina da gösterdiği tavırla kendini iyice sevdirdi :)
Görünüşe bakılırsa sıradaki düşman Cat'in başını çok ağrıtacak.
Puanım:4/5
Comments
Post a Comment