16 Gün 16 Yazı - 15. ve 16. Gün

 Distopik hikayeleri aratmayacak günlerdeyiz. Biraz bu ruh halinden sıyrılmak gerek. Senin ütopik hikayen ya da dünyan nasıl olurdu bilmek isterim.

 Bu soruyu lise zamanımda felsefe ödevimdi benim. O gün verdiğim cevaplarla bugün arasında mutlaka farklar oluşmuştur. Şu an için düşünürsem; bir kere adaletin daha sağlam işlendiği bir dünyada yaşardım. Tecavüzlerin, kadınlara ve çocuklara karşı yapılan zulümlerin cezası bir ömür hapis olurdu, o pislikler bir daha gün yüzü görmezlerdi. Açlık diye bir kavram olmazdı. Herkes yiyeceklere ve içeceklere kolayca ulaşırdı.

 Günümüze bakacak olursak dünya çapında eğitim konusunda yapılan yenilikler bir hayli ilerlemiş durumda fakat bizim ülkenin o seviyeye gelmesi için önünde çook uzun yollar var. Tahminimce benim dünyamdaki eğitim sistemi de Finlandiya'nın eğitim sistemine benzerdi. Çocuklarımız istediğini söylemekte daha cesur olurdu, hayatı sorgulamanın korkulacak veya sakıncalı bir şey olmadığını öğrenirlerdi.

 Çocukken hayallerimden biri, büyüdüğüm zaman ben başbakan olacağım ve yapacağım ilk iş, bütün oyuncaklardan para alınmayacak. İsteyen Barbie bebeğine, peluş ayısına, arabalarına karşılıksız bir şekilde kavuşacak derdim 😀 

 Son gün. Yazı yazdığın, aynı sorulara birbirinden farklı cevaplar okuduğun günler nasıl geçti, sana iyi geldi mi? Meydan okuma nasıldı merak ettim.

 Etkinliğin 2. yarısında katılım sağladığım için bazı sorulara cevap veremedim. Fakat cevapladıklarım arasında beni rahatlatanlar vardı. Özellikle sosyal medya kullanımı kısmı sorusunda bana gelen yorumlar kendimi daha iyi hissettirdi. Ayrıca etkinliğe katılan arkadaşlarımızı bize daha çok tanıttığını düşünüyorum. Umarım siz de aynı hisleri benim için hissediyorsunuzdur. 😊