Mim: Diller ve Kelimeler

 


 Son günlerde oldukça güzel mimler karşımıza çıkıyor. Onlardan birini de blog dünyasında yeni bir soluk olarak tanımlayacağım Gençlik Yolculuğu isimli arkadaşımız hazırlamış. Dil öğrenmek hepimizin aklından geçen ama iş eyleme dökmeye gelince ne yazık ki heves olarak kalan bir konu. En azından ben ve çevrem için bu geçerli. Ama blog arkadaşlarımın mim yazılarına bakınca kendi imkanlarıyla birtakım bilgiler öğrendiklerini okumak hoşuma gitti. 

1) En çok öğrenmek istediğiniz dil hangisi?

 Çocukken İspanyolca öğrenmeyi çok isterdim. Hepsi olmasa da Latinlerin oldukça sempatik insanlar olduklarını düşünüyorum. Şimdilerde sıralama yapacak olursam ilk olarak Rumence öğrenmek istediğimi söylerdim. Çoğu insan isim benzerliğinden ötürü Romanya'nın dilini Romanca olarak söylüyor fakat gerçek ismi Rumence oluyor. 

 İkinci sırayı Rygg Mot Rygg şarkısından dolayı İsveççeyi en azından derdimi anlatacak kadar öğrenmek isterim. Şarkının söyleniş biçimini Türkçeye benzettiğimden ötürü (ki büyük ihtimal alakası yoktur) dil ilgimi çekti.

 Üçüncü sırayı da Japoncayı koyuyorum. Dil ailesi bakımından Türkçe ile aynı sınıftan sayıldıkları için öğrenmesi en azından konuşma açısından zor olmaz. Fakat iş alfabeye geldi mi fazlasıyla stres yapacağımı hissediyorum.

 Son olarak İspanyolca diyerek listemi sonlandırıyorum. Dediğim gibi, hem Latinlere duyduğum sempati hem de çocukluğumda en çok gitmek istediğim yer olmasından ötürü İspanyolca öğrenmek isterim. 

 Not: En öğrenmek istemediğim de Almanca olur. Almanca ile lisede tanışmıştım ama önceden gelme bir bilgim olmadığı ve öğrencilerin çoğunun boş ders olarak algılamasından ötürü hem istediğim verimi alamadım hem de İngilizceden daha zor geldi.

2) Hangi yabancı dili konuşabiliyorsunuz?

 Ucundan bile olsa İngilizce ile tanışmayan kalmadı sanırım. Şimdilik sadece İngilizce var bende. Konuşmak demeyelim ama ergenlik dönemlerimde anime izlediğim için Japoncanın bazı kelimelerini ve basit soru kalıplarını öğrenmiştim.

3) Türkçede en sevdiğiniz kelime nedir?

 Soruya kadar üstünde düşünmemiştim ama güneş kelimesini (tamamen Türkçeden gelmişse eğer) söyleyebilirim. Adını duyar duymaz içimi ısıtıyor kelime.

4) Herhangi bir yabancı dilde en sevdiğiniz kelime nedir?

 Üniversite hazırlıkta çok sevdiğim bir hoca vardı. Okunmasında hatalar olduğu için bizlere doğrusunu öğretmeye çalışıyordu. O kelime enthusiasm (coşku) idi. Yine hazırlıkta öğrendiğim ve okuduğum historicallerde sıkça adı geçen overwhelming (ezici, çok yoğun) kelimesini severim.

5) Hangi yabancı dillerin kulağa hoş geldiğini düşünüyorsunuz?

 Hoş gelmeyenleri sıralamak benim için daha kolay olur.😃 Arapça, Fransızca ve Almanca dillerine bir türlü ısınamadım. 

6) Bu kelime veya bu kelimenin tam karşılığı bizim dilimizde de olsun isterdim diyebileceğiniz bir kelime var mı?

 Fransızcadan hoşlanmıyorum dedim ama şu kelimeler oldukça hoşuma gitti:

 Seigneur-terraces: Kafede kahve içerek saatlerce oturmak.

 L’esprit de l’eslacier: Biriyle sözlü tartışmamız sona erdikten sonra "orada aklıma gelmedi ama aslında şu düşüncelerimi de söylemeliydim" gibi bir anlam çıkarabiliriz. Bu durumu sıklıkla yaşadığım için tam beni anlatan bir kelime.

7) Türkçenin en sevdiğiniz yanı?

 Çoğu kelimeyi yazdığımız şekilde okuyabilmeyi seviyorum. 

8) Latin alfabesi dışında hangi alfabeler hoşunuza gidiyor?

 Fen derslerinden bolca gördüğüm için Yunan; Latin alfabesine yakın olması ve bitişik el yazısı güzelliği nedeniyle Kiril Alfabelerinin estetiği hoşuma gidiyor.

Comments

  1. Yaa güneş evet ne güzel kelimeymiş de farkında değilmişim! En çok öğrenmek istediğimiz dil sorulunca da seçim yapamıyoruz sanırım isteklerimiz geniş :) Sıralanıveriyorlar hemen. Dilerim ki içlerinden en azından birini öğrenmek için harekete geçeriz... Kafede kahve içerek saatlerce oturmak, bir zamanların favori aktivitesi... ama karşılığı L’esprit de l’eslacier değildi sanki çünkü yine başka bir mimde okumuştum ( :D ) Keşke bunu da söyleseydim durumu diye hatırlıyorum. Yine keyifle okuduğum bir mim oldu ^^

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ahaha, L’esprit de l’eslacier dediğin gibi kafe olayı değilmiş, ben kelimelerin anlamlarını ters yazmışım :D Uyarı için teşekkürler, hemen düzelteyim :D

      Evet, hepimizin aklında onlarca dil geçiyor ama çok istekli olmadığımız sürece anca 2 dil öğreniyoruz bence. Dediğin gibi umarım birini öğrenecek zamanı buluruz :)

      Delete
  2. Önce İngilizce'yi tam anlamıyla öğrenmem gerekiyor, çok güzel online kurslar var. Ben de son zamanlarda onlara bakıyordum. Ondan sonra en çok merak ettiğim diller ise İtalyanca ve Fransızca. Umarım gerçekleştirebilirim bu sene en azından bir tanesini :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ben İngilizcede kursa gitmiştim, sözleşmenin son gününe geldiğimde korona olayı yeni patlak vermişti ve kurs kapanmıştı. Tam zamanında bitirmişim😂 Umarım aklından geçen dilleri öğrenme şansını ve zamanını bulursun😊

      Delete
  3. Bayağı değişik bir mim olmuş. Bu sorular nasıl akla gelmiş bilmiyorum :-)

    Fransızca bazı insanlara kaba geliyor ama bende tam tersi. Kulağıma çok hoş geliyor. Fransızca konuşmaları dinlerken keyif alıyorum.

    ReplyDelete
    Replies
    1. Gençlik Yolculuğu sayesinde güzel mimi yapmış oldum😊 Fransızcayı daha çok şarkılarda seviyorum ben. O romantizm havasına kolayca sokuyor insanı😊

      Delete

Post a Comment